SKDM Varsayılan Değerlerinin Kullanımında Dikkat Edilmesi Gereken Üç Önemli Nokta


2023 Aralık ayının sonunda, Avrupa Komisyonu, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kapsamında etkilenen tüm GTİP (Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu) kodları için varsayılan değerleri yayınladı. SKDM raporlama zorunluluğuna dair tüm önemli bilgilere buradan ulaşabilirsiniz. Bu varsayılan değerler, SKDM ile ilgili ürünler için doğrudan ve dolaylı emisyonları belirlemektedir. Oldukça karmaşık bir düzenlemeyi önemli ölçüde basitleştirmesine rağmen, SKDM varsayılan değerlerini kullanırken dikkat edilmesi gereken üç önemli nokta bulunmaktadır:

 

  1. SKDM Varsayılan Değerlerine Rağmen Tedarikçilerinizle İletişim Şart

2023’ün dördüncü çeyreği için eksiksiz ve uyumlu bir SKDM raporu hazırlamak adına, tedarikçileriniz tarafından sağlanması gereken doğrudan ve dolaylı emisyonların karmaşık yönlerini anlamak oldukça önemlidir. Avrupa Komisyonu’nun yayımladığı raporlama yapısı incelendiğinde, raporunuza entegre edilmesi gereken yaklaşık 275 öğenin olduğu görülmektedir. Bu verilerin büyük bir kısmı, üretim sahasının detaylarını açıklayan hassas veriler dahil, yalnızca tedarikçinize özel bilgilerden oluşmaktadır.

Neyse ki, üretim sahası verileri genellikle oldukça sabittir, bu da tedarikçinizin bu bilgileri yalnızca bir kez sağlaması gerektiği anlamına gelir. Bu durum, veri toplama sürecini basitleştirdiği gibi, raporlamanın sürekliliğine de katkıda bulunur. Diğer önemli bir husus ise, önceden tanımlanmış gruplama kategorisinin arkasındaki mantık ve bunun veri toplama sürecine etkisidir. Otomatik Sera Gazı Hesaplayıcısı (AGC) olan şirketler genellikle önceden tanımlanmış üretim süreçlerine, girdilere ve sektör özelinde raporlama gereksinimlerine sahiptir. Bu spesifikasyonların arkasındaki karmaşık mantık ve detaylı bilgiler sadece tedarikçileriniz tarafından sağlanabilir.

Dolayısıyla, gerekli tüm bilgilerin doğru ve zamanında alınabilmesi adına tedarikçilerinizle yakın iş birliği büyük önem taşımaktadır. Bu, sadece yasal gereklilikleri yerine getirmekle kalmaz, aynı zamanda tedarik zinciri boyunca şeffaflığı ve sürdürülebilirliği teşvik eder. Bu nedenle, düzenli koordinasyon ve net iletişim kanalları kurmak, tüm ilgili verilerin tam anlamıyla toplanıp SKDM raporuna entegre edilmesini sağlamak açısından önerilir.

  1. Varsayılan Değerlerin Sınırsız Kullanımı Yalnızca 2024 Yazına Kadar

İlk üç çeyrek raporunda (2023 Q4, 2024 Q1 ve Q2), raporlama yapan kuruluşlar, Avrupa Komisyonu tarafından sağlanan SKDM varsayılan değerlerine dayalı olarak miktar sınırlaması olmaksızın gömülü emisyonları raporlayabilirler. Bu geçiş dönemi, yeni raporlama prosedürüne alışmanızı sağlamak amacıyla bir öğrenme süreci olarak hizmet vermektedir. Ancak, bu dönem sonrasında, raporlama yapanlar emisyonlarını tahminler üzerinden raporlamaya devam edebilirler. Ancak bu seçenek, karmaşık ürünlerle sınırlıdır ve toplam emisyonların %20’sinden fazlasını geçemez. Bu bağlamda, varsayılan değerlerin kullanımı “tahmin” olarak sınıflandırılır.

Özellikle demir, çelik ve alüminyum kategorilerinde, birçok mal karmaşık ürün olarak kabul edilir. Ancak tüm emisyonların kaydedildiğinden emin olmak için, en geç 2024’ün üçüncü çeyreğinden itibaren kalan %80’i kapsayacak bir süreç başlatılmalıdır. Bu, ilk üç rapor için raporları düzeltmek adına dört aya kadar süre tanınırken, üçüncü çeyrekten itibaren daha kısa raporlama süreciyle başa çıkmak adına özellikle önemlidir.

  1. SKDM Emisyon Verilerinin Sürdürülebilirlik Raporlamasına Entegrasyonu

Belirlenen varsayılan değerler, doğru bir türetim için temel oluşturan kapsamlı araştırma raporlarından elde edilmektedir. Bu değerler statik değildir, sürekli güncellenmektedir. Bu değerler, CO2 verimliliği en düşük olan tesislerin ortalama emisyonlarından türetilmiştir ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) için şeffaf bir temel oluşturmaktadır.

Tedarikçilerden spesifik emisyon verilerinin elde edilebilmesi, tedarik zincirinde şeffaflık ve hesap verebilirlik açısından yeni bir dönemin habercisidir. Yaklaşan Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) Direktifi ve Yeşil Yıkamaya Karşı Düzenleme gibi diğer düzenlemelere uyum sağlamak için bu bilgilerin paylaşılması ve yayınlanması elzemdir. Bu verileri proaktif bir şekilde paylaşan şirketler, yalnızca yasal gereklilikleri yerine getirmekle kalmaz, aynı zamanda paydaşlarının güvenini de güçlendirir.

Bu nedenle SKDM emisyon verilerinizi sürdürülebilirlik raporlarınıza entegre etmeyi düşünmelisiniz. Bu, çevresel etkinin kapsamlı bir şekilde sunulmasını sağlamanın yanı sıra, AB Komisyonu tarafından belirlenen standart değerlerle karşılaştırma yapma imkanı da sunar. İlginç bir şekilde, mevcut projelerimizde tedarikçilerin hesapladığı emisyonların, AB Komisyonu’nun belirlediği SKDM standart değerlerinin genellikle %15-25 altında olduğunu görüyoruz.

 

Şirketiniz İçin Ne Anlama Geliyor?

Bu üç önemli noktayı göz önünde bulundurarak, sizlere ve tüm müşterilerimize varsayılan değerlerin SKDM’nin ilk aşaması için önemli bir kolaylık sağladığını, ancak tedarikçilerinizden SKDM ile ilgili verileri toplamak için bir plan geliştirmenin ve bu düzenlemenin giderek karmaşıklaşan yol haritasını dikkate almanın önemli olduğunu tavsiye ediyoruz.

 

Liberto Global Consulting, SKDM’ye Uyum Sağlamanıza Nasıl Yardımcı Olur?

İthalatçılar ve üreticiler için yürütülen çok sayıda SKDM projesinden elde edilen deneyimlerle, yerleşik danışmanlık projelerinden faydalanabilirsiniz. Yaklaşımımız, uyumlu bir uygulama için şirketinizdeki çabayı olabildiğince düşük tutmaktır. Amacınıza sorunsuz bir şekilde ulaşmanızı sağlamak için çeşitli şekillerde destek sunabiliriz.

Karbon Net Sıfır Platformu Ortağı olarak, tüm bütünleşik hizmetler için hemen temasa geçin!

https://www.linkedin.com/company/karbon-net-sıfır

 

Add a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *